Tanrısal Akıl Kavramı
İnsanlık tarihi boyunca şu soru, hem felsefenin hem de mistisizmin merkezinde yer aldı: “Bilinç yalnızca insana mı aittir, yoksa evrenin kendisi mi bilinçlidir?” Bu soru, modern bilimin sınırlarını da aşarak, fizik, felsefe ve tasavvufun ortak bir düşünce alanında buluşmasına neden olmuştur.
Bu yazıda “panpsişizm” olarak adlandırılan evrensel bilinç anlayışını, “Tanrısal Akıl” kavramıyla birlikte ele alacağız.
Panpsişizm Nedir? Bilinç Her Yerde mi?
Panpsişizm, Yunanca pan (her şey) ve psyche (ruh/bilinç) kelimelerinden gelir. Bu görüşe göre, bilinç sadece insan beyninin bir ürünü değil, evrendeki tüm varlıkların temel niteliğidir.
Yani bir atomdan bir yıldız sistemine kadar her şeyin bir tür “iç deneyimi” vardır. Bu bilinç dereceleri farklıdır, ancak hiçbiri tamamen bilinçsiz değildir. Bu düşünceyi savunan modern filozoflar:
- Alfred North Whitehead,
- David Chalmers,
- Galileo’nun Düşünce Problemi üzerine çalışan Philip Goff gibi isimlerdir.
Panpsişizme göre, madde ve zihin ayrılmaz bir bütündür. Evren, maddeyle düşüncenin birbirine dönüşebildiği, kendini bilen bir sistemdir.
Bu konu ile ilgili daha geniş kapsamlı bir inceleme için Kuantum Bilinç Kapasitesi yazımızı inceleyebilirsiniz.
Bilinç Sorunu: Zihin Nerede Başlar?
Bilincin kökeni, çağdaş nörobilim için hala çözülememiş bir gizemdir. Beyindeki elektriksel sinyallerden nasıl olur da “ben farkındalığı” doğar?
Bilincin yalnızca sinirsel bir süreç olmadığına inanan birçok düşünür, kuantum mekaniği ve bilgi teorisine başvurur. Bazı fizikçiler, bilincin uzay-zamanın dokusunda var olan bir özellik olduğunu öne sürer. Yani “düşünce”, fiziksel gerçekliğin temel taşlarından biridir.
Bu, kuantum fizikçisi Roger Penrose ve anesteziyolog Stuart Hameroff’un öne sürdüğü Orch-OR teorisi ile de bağlantılıdır: Bilinç, beyindeki mikrotübüllerde gerçekleşen kuantum süreçlerinden doğar. Eğer bu doğruysa, bilinç evrensel bir alanın yerel yansıması olabilir.
Tanrısal Akıl: İlahi Bilincin Felsefesi
Antik Yunan felsefesinde Nous (Akıl) kavramı, evreni düzenleyen ilahi bilinç olarak görülürdü. Platon’a göre kozmos, akılla yoğrulmuş canlı bir varlıktır.
İslam düşüncesinde ise bu fikir, “İlahi Akıl” (Akl-ı Küll) olarak tasavvufi bir nitelik kazanır.
Tasavvufta Akl-ı Küll, Tanrı’nın yaratıcı bilgisinin tezahürüdür. Yani tüm varlık, Tanrı’nın bilincinin farklı boyutlarda yansımasıdır: “Âlem, Hak’tan başka bir şey değildir, surette çokluk, manada birlik vardır.”
Bu görüş, tevhid bilinci ile doğrudan örtüşür, her şey, tek bir bilincin farklı aynalarıdır. Bu konu ile ilgili daha fazla bilgi için “Tevhid Bilinci” yazımıza göz atabilirsiniz.
Panpsişizm ve Bilim Arasındaki Köprü
Modern fizikte özellikle kuantum dolanıklığı, “bilgi ve madde ayrımı”nın yeniden tartışılmasına neden oldu. Eğer her parçacık birbiriyle bağlantılıysa, bu bağlantı yalnızca enerjiyle mi sınırlıdır, yoksa bilinç de bu ağın bir parçası mıdır?
Bu soruya yanıt arayan yeni akımlar:
- Kuantum bilgi teorisi: Bilgi, madde kadar temel bir gerçekliktir.
- Entegre Bilgi Teorisi (IIT): Bilinç, sistemin içerdiği bilginin bütünleşme derecesidir.
- Panenteizm: Tanrı hem evrendedir hem de onu aşar, yani bilinç hem yaratıcı hem de yaratılmıştır.
Bilinç, Ruh ve Kozmik Birlik
Ruhsal öğretilerde evrensel bilinç, her şeyin özü olarak tanımlanır. Tasavvufta “Vahdet-i Vücud”, Budizm’de “Tathata”, Hinduizm’de “Brahman”, Hermetik gelenekte ise “Mind of God” (Tanrı’nın Zihni) olarak geçer.
Bu öğretiler, varoluşun temeline aynı mesajı yerleştirir: “Evren, bilincin kendini deneyimlemesidir.” Yani Tanrı evreni yaratmaz, Tanrı evren olarak tecelli eder. Bizler de bu bilincin farkına varan kıvılcımlarız.
Bilinç, Evrenin Kendi Aynasıdır
Evrensel bilinç teorileri, bilimin materyalist sınırlarını genişleterek, insanı evrenin merkezine değil ama bilincin kendisine yerleştirir. Panpsişizm, maddenin ötesinde bir anlam taşır: Evren yalnızca gözlemlenen değil, kendi kendini gözlemleyen bir varlıktır.
Bu düşünce, bizi hem modern fizik hem de tasavvufun ortak sonucuna götürür: “Evrenin özü ışıktır, ışığın özü bilinçtir.”
Kaynaklar:
- David Chalmers, The Conscious Mind.
- Alfred North Whitehead, Process and Reality.
- Seyyid Hüseyin Nasr, İslam ve Kozmosun Manevi Yorumu.
- Philip Goff, Galileo’s Error: Foundations for a New Science of Consciousness.
- Roger Penrose & Stuart Hameroff, Orchestrated Objective Reduction Theory.








Bir yanıt yazın